CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin toplu açılış merasimine katıldı.
ANKA Haber Ajansı’nın haberine nazaran, birtakım hata örgütü önderlerinin AK Partili siyasilerle fotoğrafları çıktığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, “İster ismi beşli çete olsun ister ismi uyuşturucu baronları olsun bu ülkede büsbütün kökünü kazıyacağım. Bu ülkede vazife yapan onurlu kamu vazifelileri var. Şayet vazifesini yapan polise, ‘Arkadaş, uyuşturucu baronlarını yakala, hiç kimse mahzur olmayacak’ diye garanti verirseniz hepsini tek tek yakalar ve getirir. Ancak iktidar sahibi, uyuşturucu baronu ile fotoğraf çektiriyorsa uyuşturucu baronlarını hapishanelerden çıkarıyorsa, uyuşturucu baronlarının sırtını sıvazlıyorsa bunlar olmaz” tabirlerini kullandı.
“Biz neyimize güveniyoruz, bir tek şeye; hesabını vermeyeceğimiz hiçbir şey yok. Her şeyin hesabını veririz” diyen Kılıçdaroğlu, “Yüce Allah’tan öteki korkacak hiçbir şeyimiz yoktur bizim. Elbette ki baskılar, tehditler geliyor. Bunların hepsi olur fakat şunu bilin, vız gelir tırıs sarfiyat. Asla ve asla ödün vermeyeceğiz” halinde konuştu.
Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
EN UFAK BİR TELAŞINIZ OLMASIN: Hiç telaş etmeyin, Millet İttifakı olarak bu ülkeye gerçek manada adaleti, hukuku getireceğiz. En ufak bir kaygınız olmasın. Biz onlar üzere değiliz. Biz toplumda asla ve asla ayrımcılık yapmayız. Bu ülkede bayrağımızın altında herkesin huzur içinde yaşamasını isteriz. Birlikte yaşayalım deriz. Ve birlikte yaşamaktan onur, kıvanç duyarız. Hiç kimseyi kimliğinden, ömür üslubundan dolayı, hiç kimseyi öbür bir nedenle asla ve asla ayrımcılık yapmadan kucaklayacağız. Bundan emin olmanızı isteriz. Beraberce yaşayacağımız hoş bir Türkiye’yi yine inşa edeceğiz.
BEŞLİ ÇETENİN DE UYUŞTURUCU BARONLARIN DA KÖKÜNÜ KAZIYACAĞIM: Yine inşa edeceğiz derken neyi kastediyorum? Devletin yapılanmasında önemli bir çürümenin olmadığını biliyoruz. Mafyanın devlet idaresinde vakit zaman tesirli olduğunu da biliyoruz. Kimi kümelerin, iktidar sahipleri ile birlikte fotoğraflar çektirdiğini de biliyoruz. Emin olun ister ismi beşli çete olsun ister ismi uyuşturucu baronları olsun bu ülkede büsbütün kökünü kazıyacağım.
HER ŞEYİN HESABINI VERİRİZ: Bu ülkede vazife yapan onurlu kamu vazifelileri var. Şayet siz misyonunu yapan polis arkadaşa, “Arkadaş, uyuşturucu baronlarını yakala” derseniz hiç kimse mahzur olmayacak diye garanti verirseniz hepsini tek tek yakalar ve getirir. Lakin iktidar sahibi, uyuşturucu baronu ile fotoğraf çektiriyorsa uyuşturucu baronlarını hapishanelerden çıkarıyorsa, uyuşturucu baronlarının sırtını sıvazlıyorsa bunlar olmaz. Biz neyimize güveniyoruz, bir tek şeye; hesabını vermeyeceğimiz hiçbir şey yok. Her şeyin hesabını veririz. Aziz Allah’tan öteki korkacak hiçbir şeyimiz yoktur bizim. Elbette ki baskılar, tehditler geliyor. Bunların hepsi olur lakin şunu bilin, vız gelir tırıs sarfiyat. Asla ve asla ödün vermeyeceğiz.
SİYASETÇİLER ARBEDEDEN MEDET UMUYOR: Ülkemiz, dünyanın en hoş ülkesi. Huzur içinde, birlikte yaşamak istiyoruz. Bayanı erkeği, yaşlısı genciyle birlikte yaşamak istiyoruz. Doğusu batısı, kuzeyi güneyi birlikte, birlikte olmak istiyoruz. Türkülerimizi, halaylarımızı birlikte söyleyip, birlikte oynamak istiyoruz. Arbedenin, bu ülkeye getirdiği hiçbir fayda yok. Arbedenin yalnızca ve yalnızca hüzün ve acı getirdiğini biliyoruz. O vakit niçin arbede ediyoruz? Siyasetçiler hengame ettiriyorlar. Arbededen medet umuyorlar. Size kelamım var; ahdim var ne olursa olsun bu ülkeye gerçek manada huzuru getirmek için daima uğraş edeceğim. Bunun hengamesini vereceğim.
BAŞKANLARIMIZ HARCADIKLARI HER KURUŞUN HESABINI VERİYORLAR: Hatırlar mısınız? Mahallî seçimlerden evvel propaganda yapıyorlar. Aman ha sakın CHP’ye oy vermeyin, yardımlar kesilir… Şu olur bu olur. Bir sürü şeyler söylediler. Lakin belediye liderlerimiz vazifelerine başladılar. Vazifelerini yapıyorlar. Dikkat buyurunuz, harcadıkları her kuruşun hesabını veriyorlar. Belediye lideri arkadaşlarıma şunu söyledim, harcadığınız para sizin paranız değil. Vatandaşın parası. Münasebetiyle harcadığınız her kuruşun hesabını millete verdiğiniz vakit belediye lideri ile belde halkı ortasında sağlıklı bir inanç alakası doğar.
İKTİDAR SAHİPLERİ ZENGİNLEŞİYORLARSA BİLİN Kİ MALI GÖTÜRÜYORLAR: Hesap vermenin onurlu bir vazife olduğunu bilmenizi isterim. Bir siyasetçi için en kıymetli vazife, halkına hesap vermektir. Halkına hesap veremeyen yahut hesap vermekten kaçınan bir siyasal önder bilin ki malı götürüyordur. Ona müsaade vermeyeceğim. İktidar sahipleri, yani devleti yönetenler, devleti yönetirken zenginleşiyorlarsa bilin ki malı götürüyorlar. İktidar sahipleri devleti yönetirken harcadıkları her kuruşun hesabını vermek zorundadırlar. Biz belediye liderlerimizden başladık. Hesabını veriyoruz. Vatandaşlar ortasında ayrımcılık yapmayın dedim. Bir istisna söyledim; yoksul mahallelerden başlayın. Oraya hizmet gitmemiş olabilir. Yoksul mahallede yaşayan çocukların da oynamaya, eğlenmeye, karınlarının doymasına muhtaçlık var. Oralara kreş yapın, anne inanç içinde gelip oraya bıraksın.
DEMOKRASİDEN YANA BİR SİYASAL İKTİDARI GETİRECEĞİZ: Belediye liderleri ile halk ortasında bu türlü bir sıcak alakanın kurulması, itimadın pekişmesi açısından son derece değerli. Vahap Lider dedi ki, cumhurbaşkanlığı seçiminde en yüksek oyu alan vilayetlerden birisi olacak diye… Yanında Adana Büyükşehir Belediye Lideri (Zeydan Karalar) oturuyordu, “Herhalde bu hususta önemli bir rakip olacağız” dedi. Hiç tasa etmeyin, bu ülkede yaşayan insanların ferasetine güveniyorum. Kâfi artık dememiz lazım. Kâfi ya. Milleti soydunuz. Milleti batırdınız, açlık, sefalet diz uzunluğu. Türkiye’yi buradan çıkaracağız. Birlikte çıkaracağız. Onurumuzla ve gururumuzla çıkaracağız. Sandığa gideceğiz, oy vereceğiz ve demokrasiden, insan haklarından yana bir siyasal iktidarı getireceğiz. O vakit göreceksiniz hoş bir Türkiye nasıl büyürmüş.
6 MİLYONA YAKIN GENÇTEN SANDIĞA GİTMELERİNİ İSTİYORUM: Güzel otobüsler hizmete girecek. O otobüslere bineceksiniz. Bilhassa öğrencilerin 1 TL’ye otobüse binmeleri de son derece hoş bir olay. Belediye Liderimizi bu çerçevede kutluyorum. Öğrencilere her türlü imkânı sağlamamız lazım. Zira onlar hem bugünümüz hem de geleceğimiz. Ayrıyeten gençlerden bir şey istiyorum; efendim sandığa ben gitmesem de olur… Değil. Bütün gençlerden, 6 milyona yakın gençten sandığa gitmelerini istiyorum. Şayet bugün şikâyet ediyorsanız; şikâyet ettiğiniz alanların şikâyet konusu olmaktan çıkmasını istiyorsanız sandığa gideceksiniz, demokrasiden yana oy kullanacaksınız.
TEK ADAM REJİMİNİ DEMOKRATİK YOLLARLA TARİHE GÖMELİM: Bir bireye asla ve asla bir devlet teslim edilemez. Dünyada bir şahsa teslim edilen devletler yok olmuşlardır. O nedenle biz ortak aklımızı kullanacağız. Bir arada, birlikte, istişare ile yöneteceğiz. Ne demiş cetlerimiz, akıl akıldan üstündür. Onun için danışmak son derece kıymetlidir. Onun için birlikte çalışmak son derece kıymetli ve değerlidir. Bunu yapmanın yolu sizin sandığa gitmeniz. Sandığa gidin, oyunuzu kullanın. Daima birlikte bir tek adam rejimini demokratik yollarla tarihe gömelim. Bu hepimizin üstüne düşen temel bir vazifedir. Bu vazifesi yapmaya hepinizi davet ediyorum. (HABER MERKEZİ)