Cumartesi Anneleri/İnsanları, 923’üncü hafta açıklamalarında Hüseyin Taşkaya için adalet istedi. Açıklamada “Gerçeği ortaya çıkarmak, sorumluları tespit etmek ve cezalandırmak savcıların ve mahkemelerin vazifesi.” denildi.
Cumartesi Anneleri/ İnsanları, kayıpların akıbetini sormak ve faillerin yargılanması için her hafta düzenledikleri aksiyonun 923’üncüsünü online yaptı. Bu haftaki harekette 6 Aralık 1993 tarihinde Urfa’nın Siverek ilçesindeki Bağlar Mahallesi’nde gözaltına alındıktan sonra kaybedilen Hüseyin Taşkaya’nın akıbeti soruldu. Açıklamayı Hüseyin Taşkaya’nın gelini Ayşe Taşkaya okudu.
“Gözaltında kaybedilişinin 29. yılında Hüseyin Taşkaya’yı unutmadık” denilen açıklamanın tamamı şöyle:
|
Gözaltında kaybedilişinin 29. yılında Hüseyin Taşkaya’yı unutmadık! 923 haftadır haykırıyoruz; yargı düzeneğinin aktif soruşturma ve kovuşturma faaliyeti yürütmemesinin bir sonucu olarak kayıplarımıza ve adalete ulaşamıyoruz. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ise geçtiğimiz günlerde yaptığı bir konuşmada; “Türkiye’de adaletin terazisi, bize örnek gösterilen Batı’dan da Amerika’dan da daha yanlışsız bir terazidir.” dedi. 923. Haftamızda Adalet Bakanına soruyoruz: Şahitlere, kanıtlara, mahkeme kayıtlarına, AİHM kararlarına, meclis raporlarına karşın failleri cezasız bırakılan kayıp evrakları adalet terazinizin neresinde? 923 haftadır söyledik, söylemeye devam edeceğiz: Adalet, hukukun hakikat formda uygulanmasını gerektiriyor ise, adalet, haklının hakkını alabilmesi ise, yaşadık biliyoruz; bizim için hukuk yok, adalet yok. Bize yaşatılan zulmü görmezden gelen, bizi bekleyişin belirsizliğine hapsetmek isteyen adalet sisteminin terazisi bozuk. 923. haftamızda tam 29 yıldır adalet terazisinin yanlışsız işlemediği Hüseyin Taşkaya evrakı ile kamuoyu karşısındayız. 42 yaşındaki 4 çocuk babası Hüseyin Taşkaya, Siverek’te yaşıyor ve müteahhitlik yapıyordu. 90’lı yıllarda büsbütün Bucak Aşireti’nin hakimiyetinde olan Siverek’te ağır hak ihlalleri yaşanıyordu. Bu ihlalleri eleştiren Taşkaya, güvenlik güçlerinin ve Bucak Aşireti’nin amacındaydı. Baskılar ağırlaşınca ailesini İstanbul’a taşıdı. Kendisi de kalan işlerini toparlamak üzere amcasının meskeninde kalmaya başladı. 6 Aralık 1993 tarihinde amcasının Siverek / Bağlar Mahallesi’ndeki konutuna 30 araçlık bir konvoyla gelen asker, polis ve Bucak aşiretine mensup korucular Hüseyin Taşkaya’yı gözaltına aldı. Onu askeri araca bindirerek götürdü. Ailesi Hüseyin Taşkaya’yı sormak için jandarmaya, emniyete, savcılığa, valiliğe başvurdu. Askeri yetkililer, gözaltına alındıktan kısa bir mühlet sonra Taşkaya’nın polisler tarafından götürüldüğünü söyledi. Emniyet ise, “bizde yok Sedat Bucak’a sorun” dedi. DYP milletvekili, aşiret reisi- korucubaşı Sedat Bucak “Bizim takım almış lakin devlete teslim etmiş; bundan sonra haberimiz yoktur, devlet biliyor.” dedi. Ailenin tüm teşebbüsleri sonuçsuz kaldı, Hüseyin Taşkaya’dan bir daha haber alınamadı. Siverek Cumhuriyet Başsavcılığı, olayı soruşturmak, kabahati ve hatalıyı açığa çıkarmak ve hatalıların cezalandırılmasını sağlamak misyonunu yerine getirmedi. Hüseyin Taşkaya’nın akrabalarının ve bütün mahallelinin tanıklığında gözaltına alınmasını ailenin soyut tezi olarak kıymetlendirdi ve takibata yer olmadığı gerekçesiyle evrakta Takipsizlik Kararı verdi. Hüseyin Taşkaya’nın kimler tarafından gözaltına alındığı muhakkak olmasına karşın aktif bir soruşturma yürütülmedi. Taşkaya’yı kaybedenlere kabahatlerinin üstünü örtme ve sorumluluktan kaçma imkanı verildi. Geçtiğimiz Temmuz ayı ortalarında Urfa’nın Hilvan ilçesi Tavırlı Köyünde bulunan çok sayıda kafatası ve kemik kesimleri Urfa’da kaybedilenlerin yakınlarını yine harekete geçirdi. Taşkaya Ailesi de İHD Urfa Şubesi ve Urfalı kayıp yakınlarıyla birlikte 25 Temmuz 2022 tarihinde Hilvan Cumhuriyet Başsavcılığına başvurdu. DNA incelemesi yapılarak bulunan kemiklerin kimlik tespitinin yapılmasını istedi. 923. haftamızda bir kere daha yargı makamlarına sesleniyoruz: Hüseyin Taşkaya’nın gözaltında kaybedilmesi ile ilgili gerçeği ortaya çıkarmak, kabahatten sorumlu kişi ve kuruluşları tespit etmek ve cezalandırmak savcıların ve mahkemelerin vazifesidir. Bu vazifenizi yerine getirin. Kaç yıl geçerse geçsin; Hüseyin Taşkaya için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin üniversal hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan, 224 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma yerimiz Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz. Cumartesi Anneleri İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon |