Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) eski Genel Lider Deniz Baykal’ın biyokimya profesörü olan, Ankara’da oturan kızı Aslı Baykal, 31 Ekim’de toplumsal medya hesabından CHP’den istifa ettiğini paylaştı.
Sosyal medya hesabından “Siyasi parti üyeliğiniz sonlandırılmıştır” yazılı bildirisi paylaşan Aslı Baykal, muhabirin “Neden istifa ettiniz?” sorusuna “Gördüğüm gerek üzerine yazmanız yeterli” cevabını verdi ve daha fazla konuşmak istemediğini söyledi.
BAYKAL’DAN CHP’YE ELEŞTİRİLER
Üzerinden neredeyse iki hafta geçmesine karşın Aslı Baykal’dan istifa nedenine ait bir açıklama gelmedi. Bu sessizlik Baykal’ın 8 Kasım’da ‘Türkiye’nin Bağımsız ve Kontaksız Niyet Kuruluşu’ MASA’ya konuk olmasıyla son buldu. Baykal, burada CHP’den neden istifa ettiğine ait açıklamalarda bulundu. Baykal’ın açıklamalarında CHP’ye yönelik sert tenkitleri dikkat çekti.
‘LAİKLİĞİ SAVUNAN BİR PARTİ OLMAKTAN ÇIKTI’
MASA’dan Mustafa Aksoy’a konuşan Baykal, CHP’yi eleştirirken ‘politik hareketleri, karar alma süreçleri ve gayri ulusal tutumu’ üzerinden itirazlarını lisana getirdi. Atatürkçülerin CHP’de temsil tabanını yitirdiğini ve laikliği savunan bir parti olmaktan çıktığını belirten Baykal, CHP’nin ‘ulus çok İslamcı görünümlü oluşumlara’ alan açtığını söyledi. CHP’yi ‘tren’ olarak nitelendiren Baykal, altılı masaya ait de tenkitlerini lisana getirdi. Baykal, Demokrat Parti Genel Lideri Gültekin Uysal’ın “Türkiye’nin Said-i Nursi modeline muhtaçlığı var” kelamlarına dikkat çekerek, bu sözlerin ne iktidar partisi ne de Atatürkçüler tarafından ‘hazmedilebilir’ bir durum olmadığını söz etti.
‘MERKEZ PARTİ TAKLİDİNDEN ÖTEYE GİDEMİYOR’
CHP’yi ‘milli kıymetleri hissetmemek’ ve ‘gayri ulusal odaklarla diyalog kurmak’ ile eleştiren Baykal, CHP’nin gelecek için umut vermediğini kaydetti. Baykal, CHP’nin değişim kavrayışını ise ‘tarihsel mirasın reddi, ideolojik boşluk ve cemaatlere yaranma’ olarak tanımladı. CHP’nin her seçmene ‘yaranmaya’ çalıştığı için ‘çelişkili’ bildiriler verdiğini lisana getiren Baykal, CHP’nin ‘merkez parti taklidinden öteye gidemediğini’ söyledi. Baykal, CHP’nin siyasi rengini kaybetmeye başladığını belirterek, “Bu siyaset formu CHP’yi kimliksiz bir yapıya büründürmüş ve sığ siyasetlerin mahkûmu haline getirmiştir” dedi.
HELALLEŞME YORUMU: CHP’NİN ANA ÖGELERİYLE VEDALAŞMA
Baykal, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘helalleşme’ teşebbüsünü ise ‘eskinin reddi’ ve ‘CHP’nin ana ögeleriyle vedalaşma’ olarak yorumladı. Helalleşme girişimini CHP’nin parti siyasetlerinden ötürü ‘özür dileme’ hareketi olarak söz eden Baykal, “Geçmişi yüzyıla dayanan ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu olan CHP’nin temel siyaseti için özür dileyip bunu yok saymak hafızayı silmektir” diye kaydetti.
‘CHP GAYRİ ULUSAL BİR DURUMA GELDİ’
CHP’nin önemli bir savrulma yaşadığını belirten Baykal, “Bu savrulmadaki en can acıtıcı noktanın CHP’nin gayri ulusal bir duruma gelmesidir” dedi. Baykal, CHP’nin iki yıl boyunca kurultayı toplamamasını ‘farklı seslere, tahlil tekliflerine kulak tıkamak’ olarak kıymetlendirdi. Baykal, bahsettiği bu anlayışı ise ‘anti-demokratik’ olarak niteledi.
‘ATATÜRKÇÜLER MİLLET İTTİFAKI’NDA GAYRET ALANI BULAMAYACAK’
CHP’nin bugünkü yükünü taşımaktan utandığını söyleyen Baykal, Atatürk’ün partisi olarak bilinen siyasi mirasın artık geçmişte kaldığını belirtti. Baykal, CHP ve Millet İttifakı çatısı altındaki siyasi oluşumların Atatürk’ün mirasını taşıyamayacağını lisana getirerek, “Atatürkçüler bu periyot itibariyle gayret alanı olarak Millet İttifakı’nda hiçbir halde imkân bulamayacaklardır” tabirini kullandı.
Baykal, Türkiye’nin yeni bir siyasi partiye gereksinim duymadığını da savundu. CHP ve Millet İttifakı ile ortak bedelleri paylaşmadığını belirten Baykal, istifasının temel sebebinin bu olduğunu vurguladı.